Wikipedia

Arama sonuçları

6 Mayıs 2015 Çarşamba

Küçük İstavrit

Günaydınlarrrr, yoğunum yine. Demin bir şiir okudum, çok sevdim. Buraya da yazıp paylaşmak istedim.

"Küçük istavrit, yiyecek bir şey sanıp
hızla atıldı çapariye
Önce müthiş bir acı duydu dudağında
gümbür gümbür oldu yüreği
Sonra hızla çekildi yukarıya...

Aslında hep merak etmişti
denizlerin üstünü
Neye benzerdi acep gökyüzü?
Bir yandan büyük merak
bir yandan ölüm korkusu.

"Dudağı yarıklar" denir,
şanslıdır onlar, hani
görüp de gökyüzünü, insanı
oltadan son anda kurtulanlar.

Ne çare balıkçının parmakları
hoyratça kavradı onu
Küçük istavrit anladı yolun sonu
Koca denizlere sığmazdı yüreği
Oysa, şimdi yüzerken
küçücük yeşil leğende,
ansızın uzanıvermiş dostlarına
değiyordu minik yüzgeci.

İnsanlar gelip geçtiler önünden
bir kedi yalanarak baktı gözünün içine
Yavaşça karardı dünya,
başı da dönüyordu.
Son bir kez düşündü derin maviyi,
beyaz mercanı bir de yeşil yosunu.

İşte tam o anda eğilip aldım onu
Yürüdüm deniz kenarına
bir öpücük kondurdum başına,
İki damla gözyaşından ibaret sade
bir törenle saldım deniz sularına.

Bir an öylece baka-kaldı
Sonra sevinçle dibe daldı
Gitti tüm kederimi söküp atarak
teşekkürü de ihmal etmemişti
Bir kaç değerli pulunu
elime, avuçlarıma bırakarak

Balıkçı ve kedi şaşkın baktılar yüzüme
Sorar gibiydiler; neden yaptın bunu, niye?
Bir gün dedim, bulursam kendimi 
yeşil leğendeki küçük istavrit kadar çaresiz,
son ana kadar hep bir umudum olsun diye.."

(Serdar Sırlar -Diş Hekimleri Odası Dergisi 1997)

Küçük istavrit gibi umutlarımızı son ana kadar kaybetmeyelim biz de...








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder