Wikipedia

Arama sonuçları

23 Ağustos 2018 Perşembe

Bugün Bayram

Bugün 37 yaşımda, bir bayram sabahında tesadüfen rastlayıp dinlediğim bu şarkı beni hüngür hüngür ağlattı.

İçinde barındırdığı hüzünden mi, bugüne kadar bu şarkıyı anlamadan dinlemiş olduğum için mi bilmiyorum ama oturdum ve hüngür hüngür ağladım.

Her bayram sabahı annemi öperken neşeli bir şekilde nakaratını söylediğim bu şarkıyı bugün ilk defa söyleyemedim. Boğazım düğümlendi... Sadece hüngür hüngür dinledim.


"Sen gittin gideli
  İçimde öyle bir sızı var ki
  Yalnız sen anlarsın
  Sen şimdi uzakta
  Cennette meleklerle
  Bizi düşler ağlarsın

  Bugün bayram
  Erken kalkın çocuklar
  Giyelim en güzel giysileri
  Elimizde taze kır çiçekleri
  Üzmeyelim bugün annemizi

  Sen yaz geceleri
  Yıldızlar içinden ara sıra
  Bize göz kırparsın
  Sen soğuk günlerde
  Kalbimi ısıtan en sıcak anımsın

  Bugün bayram
  Erken kalkın çocuklar
  Giyelim en güzel giysileri
  Elimizde taze kır çiçekleri
  Üzmeyelim bugün annemizi

  Bugün bayram
  Çabuk olun çocuklar
  Annemiz bugün bizi bekler
  Bayramlarda hüzünlenir melekler
  Gönül alır bu güzel çiçekler"

(Herkese iyi bayramlar  ve sakın üzmeyin annenizi)


19 Ağustos 2018 Pazar

Damla'nın Notları (10.Ay)

(06.06.2018 - 05.07.2018)


 Evet hızımı kesmeden 10. ayımı da hemen anlatmaya başlıyorum. Gördüğünüz gibi bu ay da kilo olarak bayağı bir gelişme göstermişim. Maşallahım varmış ama bu aydan sonra aynı gelişimi gösteremeyeceğim pek, şimdiden söyleyim.

 Yine Aynur anneanneme gitmişiz (yürüteçi de aldığımıza göre taşınmışız da diyebiliriz :))
 Annemin kendi başıma ayakta durmamı kolaylaştırması için aldığı aktivite masasını kendime uyarlarken ben.
 ve emekleme maceralarım 10.ayımda böyle başlamış olur.
" Aaaaa, ne diyorsun Recko'cuğum, bu araba fiyatları uçmuş resmen!" (Babamın iş yerinde toplantı yaparken)
 Babamın beni uçurmasına bayıldığımı daha önce söylemiş miydim?
 Ve annemin benim doğum günüm için hazırlıkları... İşte bu ve bunun gibi saçma şeyler yüzünden blogu ihmal ediyor annem. Bu gördüğünüz kokulu taşlar, doğum günümde gelenlere hediye olarak verildi. Bunlar ilk halleri, bitmiş hallerini de doğum günü postuma ekleriz ayrıca.
Ben de balondan çiçek yapmayı denedim de...

10.ayımda emeklemeye başlamak dışında pek kayda değer bir olay olmadı.

İşte böyle. 11. ayda görüşürüz.

18 Ağustos 2018 Cumartesi

Damla'nın Notları (9. Ay)

(06.05.2018 - 05.06.2018)
Merhaba, ben şu anda aslında yaşımı bitirdim. Ama annemin vakitsizliği yüzünden sizinle düzenli olarak buluşamıyorum maalesef. Malum araya tatil, doğum günü falan girdi ve annemin telaşı bu sebeplerle birazcık arttı ve bloga da vakit ayıramadı normal olarak.

Zaten annemin bu vakit sorunu oldum olası hep var; bir de tutturmuş ki "çalışacağım" diye sormayın.  Neyse dedikoduyu bırakayım da 9. ay maceralarımı anlatmaya başlayım bir an önce, sırada daha 10 ve 11. aylar var.

Gördüğünüz gibi kıkır kıkır büyümeye devam ediyorum...

Fotoğraflardan anladığım kadarıyla, 9 aylıkken Aysel anneannem'lere gitmişiz orada da Asya ablamla oynamaya çalışmışız. Oynamaya çalışmışız diyorum çünkü fotoğraftan da anlaşılacağı gibi Asya ablamla bir iletişim problemi yaşıyoruz, e ben pek laftan anlamadığımdan dolayı Asya ablam için iyi bir oyun arkadaşı sayılmam galiba.
 Hal böyle olunca, annem Asya ablam'la oynarken ben de şu beni zevkten delirten topla oynayıp durmuştum.
Bu ay havalar iyice güzelleşince biz de bayağı gezmelere gitmişiz. İşte bu da Çiğdem teyzem ve Defne ablamla florya'da buluşmamız.
Burada da annemle markete giderken... Annem bu fotoyu işte olan babama göndermişti. 

 9 aylık fotolarımın arasında bir de buna rastladım. Bu üzerimde görmüş olduğunuz body'i İkuş teyzem anneme, annemin hamile olduğunu öğrenir öğrenmez hediye olarak almış. Kendisi ultrasondan bile önce cinsiyetimi tahmin eden ilk kişi olduğunu kanıtlamış.
Bir Ramazan bayramı sabahı babaannemlerde "Off Poyraz'cığım, hayat çok sıkıcı, sen de şöyle bir oturmayı öğrenseydin ne güzel oynardık" diye içimden geçirirken.

 Bir de bayramda köyümüze gitmiştik, orada Yağmur abla'm yine bana aşırı şefkat gösterirken.
Şu büyükler ne tuhaf! Şurada kendi başına oturabiliyormuşum gibi fotoğrafımı  çekmek için ne uğraşmışlardı. Birinde annemin kolu, diğerinde babamın ayağı derken helak olmuşlardı zavallılar.
"Kendi başıma oturabiliyorummuş gibi çek panpa!" pozum :)

Yürüteçle maceralarım bu ay da devam etmiş ama tehlikeli olmaya başlayınca fazla sürmeyecek şimdiden söyleyim.
Evimizin git gide bir kreşe benzemesi annemi çok üzüyordu.
 Elbette ben de üzülüyordum bu duruma. Çünkü ev kreşe benzedikçe benim ilgimi çeken şeylerden biraz uzak kalıyordum.

9.ayda durumlar böyleydi. He unutmadan; beklenen dişleri bu ayın ortalarında çıkardım. Yalnız beklendiği gibi alttan değil, üstten çıkardım ben. Biraz aykırı bir kişiliğim var da ondan herhalde. Annem beni "Hügo" diye sevmeye başladı. Biraz komik duruyor galiba.

Nasıl olduğunu merak ediyorsanız alttaki videoda bu komik halimi görebilirsiniz.



İşte böyle... Sonraki aylarda görüşürüüüüz!