Eski, çok eski günlere daldım bu sabah. "acaba okullar tatil edilir mi, boşuna mı gidiyorum?" sorusu eşliğinde kararsız adımlarla okula gidip sonra haklı çıkmış olmama yarı üzülüp yarı sevinerek eve geri döndüğüm karlı bir sabaha gittim.
Evimizin sıcaklığını düşündüm sonra, annemin açtığı kapının ardından yüzüme vuran. Ve kaynağını yine annemin o öpülesi ellerinden alan mis gibi pişen yemeklerin kokusunu duydum adeta...
Çooook eskiydi hepsi... Sahi ne ara eskidi bunlar, ne ara o kadar eskilerde kaldılar? Ben ki; hala çocuk gibi hissediyorken ne ara bu kadar büyüdüm ya da öksüz kaldım böyle?
Küçük bir kız çocuğuyken ne ara anne oldum ben? Damla ne ara girdi hayatıma da hayatımın anlamı oldu birden bire? Ve annem ne ara çekip gitti ona ağır gelen bu dünyadan?
Peki ya şu an hayatımda olan bu insanlar, ne ara girdiler benim hayatıma? Ne ara en yakınlarım en uzakta, en uzaktakiler de en yakınımda oluverdi?
Hayat.... ne garip!
Evimizin sıcaklığını düşündüm sonra, annemin açtığı kapının ardından yüzüme vuran. Ve kaynağını yine annemin o öpülesi ellerinden alan mis gibi pişen yemeklerin kokusunu duydum adeta...
Çooook eskiydi hepsi... Sahi ne ara eskidi bunlar, ne ara o kadar eskilerde kaldılar? Ben ki; hala çocuk gibi hissediyorken ne ara bu kadar büyüdüm ya da öksüz kaldım böyle?
Küçük bir kız çocuğuyken ne ara anne oldum ben? Damla ne ara girdi hayatıma da hayatımın anlamı oldu birden bire? Ve annem ne ara çekip gitti ona ağır gelen bu dünyadan?
Peki ya şu an hayatımda olan bu insanlar, ne ara girdiler benim hayatıma? Ne ara en yakınlarım en uzakta, en uzaktakiler de en yakınımda oluverdi?
Hayat.... ne garip!